Türkiye Oyun Sektöründeki Eksiklikler
Türk insanın oyunlarla alakası yok demek yanlış olur fakat halkımızın sevdiği ve ilgi duyduğu belli başlı kalıplaşmış popüler oyunlar oluyor genellikle ve bu oyunlara da ya arada sırada vakit ayırıyorlar ya da başka oyunlara geçmeksizin oynamaya devam ediyorlar.
Bu oyunlardan bazı örnekler vermek gerekirse: Counter Strike, PES, Fifa, League of Legends, PUBG, Minecraft,…
Bu oyunlar başarılı oyunlar ve bunları oynamakta yanlış bir şey vardır demiyorum fakat ülkemizde bu oyunlar dışında oyun oynayan kişi sayısı çok az ve bu da genel olarak Türkiye oyun sektöründe maalesef bazı eksiklikler yaratıyor. Oyun sektörüne girmiş ve hiç oyun oynamamış ya da ilgilenmemiş kişi sayısı da çok fazla.
Türkiye oyun sektöründeki eksikliklere geçmeden önce bir de üstteki oyunlar dışında yine başka ülkelerde popüler olmuş ve oyun sektörünün kalbi diyebileceğimiz fakat Türkiyede halk arasında çok fazla bilinmeyen bazı oyunları da saymadan devam etmek istemiyorum.
Örnek seriler: The Legend Of Zelda, Resident Evil, Lego, Halo, Fable, The Elder Scrolls, Star Wars, Super Mario, Dead Space, Prince Of Persia, Kingdom Hearts, Super Smash Bros, Tomb Raider, Final Fantasy, Metal Gear Solid
Genellikle gözlemlediğim ise oyun sektörünün öncülerinden ve devlerinden olan “Nintendo” oyunlarına merak ve ilginin çok az olması.
Eksiklikler
Türkiyede oyun sektörü son yıllarda çok fazla büyüme yaşadı özellikle mobil oyun geliştirme tarafında sayısızca stüdyolar açıldı ve oyun türü olarak da en bariz büyümeyi ülkemizde “hyper-casual” olarak adlandırdığımız oyun türü yaşadı desek yanlış olmaz.
Fakat burada uzun vadede Türkiye oyun sektöründe yaşanacak bir problemden bahsetmek gerekirse o da şu olur, “hyper-casual” olarak adlandırdığımız tür Türkiye’de güzel başarılara imza attı, bu türde ise ne kadar çok üstte bahsedildiği gibi oyun genel kültürüne ihtiyaç fazla duyulmuyor gibi olsa da, oyun stüdyolarında farklı türlere de geçiş yapmak isteyen stüdyolar da bulunuyor ve burada ortayı farkı koyacak unsur ise “oyun kültürü” olacaktır. Farklı türlere geçiş olması lazım ki Türkiyeyi oyun sektöründe global anlamda başarılı olarak adlandırabilelim. “Hyper-casual” oyun türünden oyun geliştirmek Türkiyeyi başarılı kılmaz demiyorum fakat bunu şöyle düşünmek gerekiyor, hyper-casual devasal oyun sektörünün sadece bir parçası, bunu araba sektörüne benzetebiliriz, bazıları yüksek motor performansına sahip spor arabaları tercih ederken bazıları daha konforlu düşük motorlu arabaları tercih ediyor, daha güçlü motorlar üreten şirkete nasıl ihtiyaç duyuluyorsa aynı şekilde düşük motorlu araçlar üreten şirketlere de ihtiyaç duyuluyor ve burada bariz bir talep gözlemleyebiliriz, bu talebi fark edip de karşılamamak akıllıca olmazdı ve türkiye bunu hyper-casual türünde en iyi şekilde yaptı ve yapmaya devam ediyor. Bir sonraki adım artık farklı türlere girişmek olacağı için sektörde olan veya olmayan herkes oyun haznesini çoğaltması ve oyun kültürünü geliştirmesi lazım (özellikle VR alanında büyük bir potansiyel görüyorum).
“Oyun Kültürü” Eksikliği Nelere Yol Açar?
- Yaratıcılık oyun sektöründe çok önemli ve oyun kültürüne hakim olmazsanız eğer oyun alanındaki yaratıcılığınızda büyük bir eksiklik olur, yani potansiyelinizi tamamen kullanmamış olursunuz. Ne demişler “Geçmişini bilmeyen, geleceğine yön veremez.”
- İletişimde eksiklik yaşamanız da kaçınılmaz olur ve oyun geliştirmeyi yavaşlatır. İki kişininin oyunun geliştirme sürecinde ve fikir sürecinde birbirlerine örnekler verdiklerini, farklı oyunlardan alıntı yaptıklarını düşünün, biri eğer bahsedilen oyunlara hakim değilse aynı seviyede konuşamazlar ve baştan her şeyin anlatılması gösterilmesi gerekir.
- Hangi fikirlerin denenildiğini, başarılı olduğunu ve başarısız olduğunu göremezseniz eğer belki zamanında yapılmış yanlışları sizde tekrarlarsınız. Oyunlardaki başarıyı getiren unsurları da göremezseniz eğer şu an oyununuzu başarılı kılacak unsuru kaçırmış da olabilirsiniz.
Genel kültürün önemini zaten biliyoruz ve aynı şekilde yine oyun genel kültürümüzün de önemini anlamamız ve bu alanda kendimizi geliştirmeliyiz ki Türkiye olarak oyun sektöründe büyük başarılara imza atalım ve bu potansiyelimizi en doğru şekilde kullanalım. Şu an tam zamanı, kendinize güvenin, araştırın ve çok çalışın.
Türkiyeyi oyun ve yazılım sektörünün kalbi yapalım, Türkiyeyi kalkındırmak ve geleceğimizi daha parlak hale getirecek unsurlardan bir tanesi budur.
“iyi insan ol.”
